Biruni ve İbn Sina Arasındaki 10 Soruluk Mektuplaşma

Biruni’nin 5. Sorusu

Aristo, gök cisimleri hareket ettiği zaman onlarla temas eden havanın ısındığını iddia etmiştir. Oysa biliyoruz ki ısı, hareketle beraber bulunur. Soğukluk da sükunetle beraber bulunur. Felek hızlı hareket edince, ona temas eden hava ısınır ve bundan da esir denilen ateş meydana gelir. Hareket hızlandıkça, ısıtma daha tam ve daha şiddetli olur. Felekteki hareketlerin en hızlısının ekvatorda olduğu, kutuplara yakın oldukları nisbette cisimlerin hareketlerinin yavaşladığı aşikardır. Mesela felek a b c d; iki kutbu da a b; ekvator c d; havayı en çok ısıtma noktaları da h v olsun ; bu ikisi azami ısınma noktalarıdır; çünkü oradaki hareket en hızlı harekettir.

Sonra tedrici olarak kutuplara yaklaşıldıkça, ısıtma azalır. Tam kutuplarda ısıtma yok olur. Böylece ateş bölgesinin şekli, resmimizde görülen dairenin içindeki bölümlerden dışta olanı gibi, hava bölgesinin şekli ise içte olanı gibi olur. Bu, zorunlu bir şey olup, ilk bilginler ateş şeklinin çevreleyici bir küre şeklinde olduğunda ittifak etmişlerdir. Hava da böyledir. Anlattığım bu şeyler, ancak resmini çizdiğim şu şekilde tasvir edilebilir:

ibn-sina-ve-biruni

İbn Sina’nın Cevabı

Felsefecilerin çoğuna göre ateş, feleğin hareketiyle meydana gelen bir şey değildir. Aksine ateş, özü itibariyle bir cevherdir ve bir temel unsurdur. Onun, diğer unsurlar gibi kendine has bir küresi ve bir tabii yeri vardır. Senin anlattığın, ancak dört unsurun birinden veya bunların ikisinden yahut da üçünden birini unsur kabul edenlerin görüşüdür. Mesela Thales temel unsur “sudur”; Heraklitos “ateştir”; Diyojen “su ile ateş arası bir cevherdir”; Anaksimandros “havadır” demişlerdir.

Bunlardan her biri, ne şekilde farzederlerse etsinler, diğer cisimlerin ve bunlardan çıkan yeni cisimlerin ilk temel unsurdan doğarak arızi şekilde meydana geldiklerini kabul etmişlerdir. Ve onlar, başka bir cisimden doğmamışlardır. Senin söylediğin şey, Anaksimandros ‘un görüşüdür; O şöyle der: “İlk cevher havadır. Ona soğukluk niteliği gelince suya dönüşür. Feleğin hareketiyle ısınınca da ateş veya esir olur.” Aristo ise, tümüyle, dört unsurdan hiçbirinin, başka bir şeyden meydana gelemeyeceğini ve bunun ancak onların parçalarında böyle bir farklılığın bulunabileceğini söyler. (*) Öyle ise bu itiraz ne Aristo’yu ne de bu görüşü kabul eden başka birini bağlamaz. Doğru ve sağlam olan görüş de budur.

Senin çizdiğin şekle gelince, onun çizdiğin biçimde olması gerekmez. Çünkü sen, temele koyduğun düşünce gereği h v açılarının lüzumlu oldukları sonucuna ulaşmışsın. Halbuki senin sözüne uygun düşen şekil, benim çizdiğim gibi olacaktır:

ibn-sina-ve-biruni

Beşinci Sorunun Cevabına Biruni’nin İtirazı

(*) Ateşin kendi başına ayrı bir küreye sahip olduğu iddiası, mesnetsiz bir iddiadır. Farzet ki Aristo böyle demiş ama doğru olduğu nereden belli?