Biruni ve İbn Sina Arasındaki 10 Soruluk Mektuplaşma

Biruni’nin 10. Sorusu

Çeşitli şeylerin birbirine dönüşmesi, yanyana olma ve birbirine girme suretiyle mi, yoksa değişme yoluyla mıdır? Mesela hava ve suyu ele alalım. Su, hava olma vasıflarını kazanacak şekilde bir dönüşmeye uğrayınca, gerçekten hava mı oluyor? Yoksa görme duyusundan kaybolması ve hiç görülmemesi sonucunu doğuracak şekilde parçaları ayrışıp dağılıyor mu?

İbn Sina’nın Cevabı

Çeşitli şeylerin birbirine dönüşmesi, parçalarının havada dağılıp histen kaybolduğunu farzetmek suretiyle misal gösterdiğin suyun havaya dönüşmesi gibi değildir. Aksine bu, suyun maddesinin su olma vasfını (suret-form) terkedip, hava olma vasfına bürünmesindendir. Bunu ayrıntılı olarak bilmek isteyen kimse, el-Kevn ve’l-Fesad, el-Asaru’l-Ulviyye kitaplarının ve es-Sema’ve’l-Alem adlı kitabın üçüncü makalesinin yorumlarına baksın. Fakat ben bu konuda, onların açıklamalarından kısa bir şekilde bahsetmek ve görüşlerini tespit için getirdikleri tümevarıma dayanan bir örneği zikretmek istiyorum.

Şöyle ki, cisimlerin genleşmesi, yani bu bakımdan niceliğinde bir artış olması mesela şöyle olur: Suyu bakır bir kaba doldursak ve ağzını kapatsak, sonra da iyice ısıtsak, parçalarının havaya dönüşmesi sonucu hacminin artması ve daha geniş bir yere muhtaç olması sebebiyle kap patlar. (*) Bu patlama, ya suyun parçalarının arasına boşluğun girmesindendir ya da bu değişmenin sebebi, parçalarının ayrışıp dağılması değildir. Fakat boşluk imkansızdır. Öyle ise, “parçalarının ayrışıp dağılması değişmenin sebebi değildir” şeklindeki ikinci şık, zorunlu olarak doğrudur. Ki bu da, ancak maddenin ikinci bir formu (suret) kabul etmesidir.

Eğer “bakır kaba hava veya başka birşey girip böylece de bütünün mevcut niceliğinde bir artış oluyor” denilecek olursa ona cevap olarak deriz ki, bu mümkün değildir. Çünkü dolu bir şeye başka bir cismin girmesi, ancak ilk cismin çıkmasından sonra mümkün olur. Ağzı kapalı bakır bir kapta delik bulunmadığı için ondan su çıkmaz. Ağzı kapatılan ve ocağa konulan küçük bir bakır kap gördüm. Çok geçmeden kap patladı ve kaptaki her şey ateş olup çıktı. Bu kaptaki suyun ayrışıp dağılan parçaları başka bir şeyle karışmadı ki bu ikinci şeyden ileri geldiği söz konusu olsun. Bunu kesinlikle bilmekteyiz. Çünkü ateş önce kapta yoktu; kapta delik bulunmadığı için sonradan da girmedi. Şu halde, onun dönüşmesinin parçalarının ayrışıp dağılması yoluyla değil, özleri itibariyle hava ve ateş vasıflarını kazanmalarıyla meydana geldiği sonucuna kesinlikle ulaşılır.

Tabiattaki çeşitli cisimlerdeki doğup, gelişme ve fesada uğrama konusunda Aristo’nun görüşünü teyid eden bir misal verdim. Daha etraflı izah fazla vakit alacağı için, bu kadarla yetindim. Bu konuda birçok itiraz ortaya çıkabilir. Sana göre bir itiraz varsa, açıklamam için lütfedip bana sorarsan İnşallah cevap veririm.

İşte, es-Sema kitabından Aristo’ya itiraz yollu sorduğun on meselenin cevapları, bunlardan ibarettir.

Onuncu Sorunun Cevabına Biruni’nin İtirazı

(*) Dönüşme “bir şeyin parçalarının başka bir şeyin parçalarındaki ayrışıp dağılmadır” diyen kimse, “cisim ısıtıldığı takdirde daha geniş bir yere muhtaçtır” dememektedir. Aksine bu kimse, ateş parçalarının, bu cisme aralıklarından ve gözeneklerinden girdiğini ve bunun üzerine iki cismin bir araya gelmesiyle cismin niceliğinin arttığını kabul eder.

Yine böyle düşünen bir kimseye göre, bakır kap ısınınca gözeneklerinden ısı zerreleri girer ve bunun üzerine bakır kap, genleşme sınırına ulaşıncaya kadar genleşir ve ondan sonra patlar. Bunun delili şudur ki biz, suyun kendi öz formunu bırakarak hava formuna büründüğünü görmüyoruz; sadece suyun katılaşıp zerrelerinin birleşmesi halinde, onun sıvılık formundan sıyrıldığını görmekteyiz. Su, gerçekten havaya dönüşüyorsa, yoğunlaşmak suretiyle neden sıvılık durumuna geri dönmesin ve aynı suretle, neden havanın suya dönüşmesi, başka bir şeye dönüşmesinden gerçeğe daha uygun olsun? Yine, ısınan bir cismin boyutlarının arttığına ve buna karşılık, bunun boyutlarının arttığı ölçüde boyutları küçülen bir başka cismin bulunması gerektiğine ve mekanda boşluk meydana gelmemesi için, bu farklı cisimlerdeki boyut artış ve azalmasının aynı anda gerçekleşmesi gerektiğine delil göstermek sana düşer. Aksi takdirde, mesela bakır kaptaki bu artan kısım, gidip nereyi işgal edecektir?

Yararlanılan Kaynak:

Biruni’ye Armağan, TTK Yayınları, “Biruni’nin İbn Sina’ya Yönelttiği Bazı Sorular ve İbn Sina’nın Cevapları ve Bu Cevaplara Biruni’nin İtirazları” , Prof. Muhammed Tanci