Sultan II. Abdülhamid Döneminde Ordunun Modernizasyonu

Bu içeriğimizde Osmanlı padişahı Sultan II. Abdülhamid döneminde modern bir ordu kurulması için atılan bazı adımları sizler için sıraladık. Keyifli okumalar.

1 – Boğazların Korunması

Sultan II. Abdülhamid, Bahriyeyi torpiller, mayınlar, sa­hil korumayı sağlayan sabit bataryalarla donatır. 93 Harbi’nde Rus donanmasından çok üstün olan Osmanlı donanmasının torpil ve mayın korkusuyla felç olduğunu fark etmiştir. Benzer aracıların ve sabit müstahkem mevkilerin kullanımına dayalı aynı savunma stratejisini o da be­nimseyecektir. Krupp topları satın alınarak Çanakkale Boğazı savun­ması güçlendirilir; öyle ki daha 1890’larda İngiliz askeri uzmanları bu mevzilerin ele geçilemeyeceği yönünde görüş̧ belirtirler.

2 – İletişim Adımı

II. Abdülhamid’in piyadeyi bahriyeliye, demiryolunu deniz yollarına, müstahkem mevkileri kruvazörlere, kara kuvvetlerini deniz kuvvetlerine üstün tuttuğu açıktır. Müstahkem mevkilere ve iç iletişime, özellikle de demir­ yolları ve telgrafa verdiği önem buradan kaynaklanmaktadır.

3 – Yeni Düzenlemeler

20 yaşından büyük her Müslüman erkek için, zorunlu muvazzaf hizmet üç yıldır. Öte yandan muhacirler de askerlik hizmeti kapsamına alınmıştır. Yasa, bedel-i şahsi ödeyerek yerine başka birini askere göndertme olanağını or­tadan kaldırır. Üstelik aynı dönemde askerlik yoklamaları yeniden düzenlenir ve hem ulaşım hem de iletişim araçlarındaki ilerlemeleri de he­saba katan yeni bir seferberlik planı benimsenir.

4 – Modern Teçhizatlar

Ordudaki modernizasyon hamlesi teçhizatı da kapsar. Askeri bütçenin büyük bir bölümü kara ordusu için askeri malzeme alımına gider; esas olarak Almanya‘dan getirilen Krupp topları veya Mauser tüfekleri gibi en modern teçhizat söz konusudur.

5 – Eğitim Adımı

1876’da İstanbul ve civarında 9 askeri rüşdiye vardı. II. Abdülhamid bu ağı vilayetlere de yayacaktır: On beş yıldan daha kısa bir zaman zarfında, imparatorluk satındaki askeri rüşdiye sayısı 21’e çıkar. Sultanın bu okulları önce Arap vilayetlerinin büyük kentlerinde, Şam, Beyrut ve Bağdat’ta açmayı tercih etmesi anlamlıdır. Arka­daki asıl kaygı, tabii ki ordu aracılığıyla bu vilayetleri imparatorlukla da­ha fazla bütünleştirebilmektir.

6 – Modern Savaş Taktikleri

Von der Goltz, Mekteb-i Harbiye’yi modernleştirmek için çaba göstermiştir. Müfredata taktik, strateji, harp tarihi, levazım gibi yeni ders­ler katmış, Fransızca dışında Rusça veya Almanca gibi yeni dillerin de öğrenilmesini sağlamıştır. Ayrıca askeri eğitimlerini mükemmelleştirmek amacıyla askeri öğrencilerin yurtdışına gönderilmesi de sürmektedir -önceki döneme göre en önemli fark, artık Fransa’ya değil Alman­ya’ya gönderilmeleridir.

7 – Sonuçlar

II. Abdülhamid Osmanlı ordusunu kadrosu daha iyi tamamlanmış, daha iyi donatılmış, daha etkili, daha mo­dern bir ordu haline getirmeyi başarmıştır. 1897’de, Tesalya’da Yunanis­tan’a karşı verilen kısa savaşta vasıflarını gösterme fırsatını bulacaktır. Ordu harcamaları bütçenin sırtında ağır bir yük olmaya devam etse de sultan orduyu aynı dönemde Çarlık iktidarının da yaptığı gibi yeri geldiğinde sivil amaçlarla da kullanmayı bilir.

Kaynak: Sultan Abdülhamid, François Georgeon, Homer Kitabevi, 2006, İstanbul