Tarihçi Hammer’a göre IV. Murad, önceki dönemlerde yanlış alınan kararlardan ötürü iç karışıklığa sürüklenen devleti adeta şok vererek diriltmiştir ve döneminin en iyi padişahlarından olmuştur. Bu içeriğimizde; Abdülkadir Özcan’ın Kronik Kitap’tan çıkan “Şarkın Sultanı: IV. Murad” isimli kitabından alıntı ile döneme dair 10 bilgiyi aktardık.
1. Tahta geçtikten sonra sünnet edilen padişah

Dördüncü Murad, tahta geçtiğinde henüz sünnet olmamıştı. 10 Eylül 1623 tarihinde, 11 yaşındayken tahta geçen Dördüncü Murad’a, Aziz Mahmud Hüdâyi tarafından Yavuz Sultan Selim’in kılıcı kuşandırılmış, 5 gün sonra da yeni padişah sünnet edilmiştir (Sayfa 19).
2. Don Kazaklarının İstanbul yağması

1624 yılında Osmanlı donanmasının, Mehmed Giray ve Şahin Giray’ın isyanı ile uğraşmasını fırsat bilen Don Kazakları; Karadeniz’i geçip, İstanbul Boğazı’na girerek Sarıyer ve Yeniköy’ü yağmalamışlardır (Sayfa 21).
3. Abaza Mehmed Paşa’nın yeniçerilere öfkesi

Genç Osman’ın yeniçeriler tarafından işkence ile katledilmesini sebep gösteren Erzurum Beylerbeyi Abaza Mehmed Paşa, Sivas’ı basarak bütün yeniçerileri idam ettirmiş, “Padişahlarına kıyan hainlerin hâli budur.” diyerek üç yeniçeri namlısını da işkence ile öldürtmüştür (Sayfa 26).
4. Kırım’dan Bağdat için savaşmaya gelen askerler

IV. Murad döneminde Bağdat üzerine yürüyen Hüsrev Paşa’ya destek için Kırım’dan 20.000 kadar asker gönderilmiş, Katip Çelebi bu askerlerin düzensiz ve adeta bir hayvanat sürüsü gibi olduklarını, ancak yağma faaliyeti yapabileceklerini söylemiştir (Sayfa 58).
5. Kendi sonunu hazırlayan Venedikli tüccar

IV. Murad döneminde (1634), evinin balkonundan dürbünle sarayı izlemeye kalkan Venedikli bir tüccar, balkonunda asılarak idam edilmiş ve mallarına el koyulmuştur (Sayfa 92).
6. Adanalıların şikayeti

1638 yılında Sultan IV. Murad’ın Adana’dan geçişi sırasında sekiz Adanalının kale duvarlarına çıkarak Seyhan Nehri’ne atlaması üzerine Adana Beyi Cafer Paşa görevden alınmıştır. Nehre atlayan Adanalıların bu hareketi, idâreden rahatsız olduklarının göstergesiydi. Antakya’da Asi Nehri üzerindeki köprü üzerinde de birtakım kişilerin kendisini beklediğini öğrenen IV. Murad, onların da nehre atlamalarından endişe edip yolunu değiştirmiştir (Sayfa 137).
7. Emân vermek istemeyen asker

IV. Murad’ın, Bağdat Kuşatması (1638) sonrasında düşmanı affetmesi üzerine onun huzuruna çıkan genç bir Rumeli askeri “Kaç yıldır sefer ediyoruz. Para pul şöyle dursun; ne babam kaldı, ne amcam, ne de kardeşlerim. Hepsi bu uğurda gittiler. Şimdi fırsat bulmuşken, neden intikam almayıp da emân verelim? Doğrusu budur ki, vermeyiz!” diyerek huzurdan ayrılmıştır (Sayfa 150).
8. Pahalı zafer

IV. Murad’ın Bağdat Seferi (1638) gidiş-dönüş itibariyle 191 gün sürmüş ve yaklaşık 2 milyon 825 bin akçeye mâl olmuştur (Sayfa 158).
9. Machiavelli okuyan Türk hükümdârı

IV. Murad, devlet yönetimiyle ilgili has nedimlerinden Koçi Bey’in tekliflerini dinlediği gibi, XV. asrın ünlü siyaset bilimcisi Niccolo Machiavelli’nin Hükümdar (Prens) adlı eserini bir mühtediye tercüme ettirerek okuduğu da İstanbul’da bulunan yabancılar tarafından nakledilir (Sayfa 178).
10. Osmanlı soyunun tehlikeye düşmesi

IV. Murad, kardeşlerinden Bayezid, Süleyman ve Kasım ile muhtemelen amcası I. Mustafa’yı nizâm-ı âlem düşüncesiyle öldürtmüş, böylece hayatta hanedanın tek üyesi olarak İbrahim kalmıştır. Onu da birkaç defa öldürtme girişiminde bulunmuş fakat bu şehzade her seferinde annesi Kösem Mahpeyker Sultan tarafından kurtarılmıştır. Halk arasında hanedanın sönmek üzere olduğu ve tahta kimin geçeceği meselesi konuşulmaya başlanmış, Kırım giraylarından ya da sultanzâdelerden birinin geçebileceğine dair dedikodular bile çıkmıştır (Sayfa 185).
Yanıtla